İdare ve Vergi Hukuku • Kıyı Kenar Çizgisi Kamulaştırmasına AİHM’den 122 BİN Euro Tazminat

1
AVRUPA ĐNSAN HAKLARI MAHKEMESĐ
ĐKĐNCĐ DAĐRE
KARAKUŞ – TÜRKĐYE DAVASI
(Başvuru no: 19467/07)

KARAR
STRAZBURG

14 Nisan 2009
Đşbu karar AĐHS’nin 44/2 maddesinde belirtilen koşullar çerçevesinde kesinleşecektir. Şekli
düzeltmelere tabi olabilir.
AVRUPA
KONSEYİ
COUNCIL
OF EUROPE 2
USUL
Davanın nedeni, T.C. vatandaşı Kazım Karakuş’un (başvuran) Avrupa Đnsan Hakları
Mahkemesi’ne, 25 Nisan 2007 tarihinde, Đnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerin Korunmasına
Dair Sözleşme’nin (“AĐHS”) 34. maddesi uyarınca, Türkiye aleyhine yaptığı 19467/07 sayılı
başvurudur.
Başvuran, Avrupa Đnsan Hakları Mahkemesi (AĐHM) önünde Hatay Barosu
avukatlarından Z. Kadayıfçı tarafından temsil edilmektedir.
OLAYLAR
Başvuran, Tekirdağ sahili yakınlarında üzerine yarı müstakil iki ev inşa ettirdiği yan
yana iki adet arsaya (1640 parsel numaralı 157 metrekarelik bir arsa ile 1641 parsel numaralı
132 metrekarelik bir arsa) sahip idi. 20 Mayıs 2005’te, Tekirdağ Asliye Hukuk Mahkemesi,
iki ayrı karar vermiş ve sözkonusu arsaların kıyı şeridinde bulunmaları nedeniyle özel
mülkiyete tabi olamayacağı gerekçesiyle ilk arsanın 83,36 ikinci arsanın ise 71,02
metrekaresini iptal etmiştir. Mahkeme, ayrıca, arsa üzerindeki binaların da yıkılması yönünde
karara varmıştır. Yargıtay, sırasıyla 5 Mayıs 2006 ve 24 Mayıs 2006 tarihlerinde kararları
onamıştır. Başvuranın karar düzeltme talepleri 13 Kasım 2006 tarihinde reddedilmiştir.
HUKUK
Başvuran, makamların tazminat ödemeksizin kendisini mülkünden mahrum
bıraktıkları ve Yargıtay’ın gerekçeli kararlar vermediği konusunda şikayetçi olmuş ve bu
şikayetlerini sırasıyla AĐHS’nin 1 No.lu Protokolü’nün 1. maddesi ile 6/1 maddesine
dayandırmıştır. Hükümet, bu iddialara itiraz etmiştir.
AĐHM, daha önce 1 No.lu Protokol’ün 1. maddesi uyarınca yapılan benzer şikayetleri
kabuledilebilir bulduğunu (Abacı / Türkiye, no. 33431/02; Turgut ve Diğerleri / Türkiye, no.
1411/03) ve hüsnüniyetle alınan ancak daha sonra tazminat ödenmeksizin devlet mülkiyetine
geçen tapuların iptali hususunda ihlal tespit ettiğini kaydeder (N.A. ve Diğerleri / Türkiye, no.
37451/97). AĐHM, ayrıca, benzer durumlarda tazminat ödendiğini gösteren herhangi bir yerel
karar örneğinin bulunmadığını kaydeder. AĐHM, yukarıda kaydedilen davaların esasına ilişkin
vermiş olduğu kararlardan ayrılmasını gerektirecek herhangi bir gerekçe olmadığı
görüşündedir. Buna göre, 1 No.lu Protokol’ün 1. maddesi ihlal edilmiştir.
AĐHM, başvuranın AĐHS’nin 6/1 maddesi uyarınca yaptığı şikayetlerle ilgili olarak,
Tekirdağ Asliye Hukuk Mahkemesi’nin vermiş olduğu kararların tamamen gerekçeli
olduğunu gözlemlemektedir. AĐHM’ye göre, Yargıtay tarafından öne sürülen gerekçe,
AĐHS’nin 6/1 maddesinde öngörülen şartlar açısından yeterlidir (Helle / Finlandiya, Hüküm
ve Karar Raporları 1997-VIII). Bu şikayetin asılsız olduğu kanaatine varan AĐHM, AĐHS’nin
35. maddesinin 3. ve 4. paragrafları uyarınca reddedilmesi gerektiği sonucuna varır.
Başvuran, AĐHS’nin 41. maddesinde öngörülen tazminat bağlamında, maddi tazminat
olarak 427,328 YTL (yaklaşık 210,506 Euro), manevi tazminat olarak ise 60,000 ABD Doları
talep etmiştir. Başvuran, ayrıca, yerel mahkemeler önünde yapmış olduğu yargılama masraf
ve giderleri ile AĐHM önündeki işlemler için avukatına ödediği ücret karşılığında 5,306 YTL
(yaklaşık 2,613 Euro) talep etmiştir. Başvuran, bu bağlamda, yerel mahkemeler tarafından 3
verilen birkaç makbuza, bir bilirkişi raporuna ve avukatıyla yaptığı sözleşmeye atıfta
bulunmuştur. Hükümet, bu taleplere itiraz etmiştir.
AĐHM, tespit edilen ihlalin dayanağının mülkün kanundışı bir şekilde alınması yerine
tazminat ödenmemesi olması durumunda, tazminatın mülkün tam değerini yansıtmasına gerek
olmadığını hatırlatır (I.R.S. ve Diğerleri / Türkiye, no. 26338/95). Bu nedenle, AĐHM, götürü
bir miktar belirlemenin uygun olacağı kanaatindedir (Scordino / Đtalya (no. 1), no. 36813/97;
Stornaiuolo / Đtalya, no. 52980/99; Doğrusöz ve Aslan / Türkiye, no. 1262/02). AĐHM,
hakkaniyete uygun olarak, başvurana maddi tazminat olarak 120,000 Euro ödenmesine karar
verir. AĐHM, başvuranın manevi tazminat talebiyle ilgili olarak, sözkonusu dava koşullarında
tespit edilen ihlalin yeterli adil tatmin oluşturduğu sonucuna varmıştır (Doğrusöz ve Aslan,
yukarıda kaydedilen; Adil Özdemir / Türkiye, no. 36531/02). AĐHM, elindeki belgelere
dayanarak, yargılama masraf ve giderleri için başvurana 2,000 Euro ödenmesine karar
vermiştir. AĐHM, ayrıca, Avrupa Merkez Bankası’nın marjinal kredi kolaylıklarına
uyguladığı faiz oranına üç puanlık bir artışın eklenmesinin uygun olduğuna karar vermiştir.
BU GEREKÇELERE DAYANARAK AĐHM, OYBĐRLĐĞĐ ĐLE
1. 1 No.lu Protokol’ün 1. maddesi uyarınca yapılan şikayetin kabuledilebilir, başvurunun
geri kalan kısmının kabuledilemez olduğuna;
2. AĐHS’nin 1 No.lu Protokolü’nün 1. maddesinin ihlal edildiğine;
3. Tespit edilen ihlalin başvuranın görmüş olduğu manevi zarar için tek başına yeterli
adil tatmin oluşturduğuna;
4. (a)AĐHS’nin 44. maddesinin 2. paragrafı gereğince kararın kesinleştiği tarihten
itibaren üç ay içinde, ödeme tarihindeki döviz kuru üzerinden Yeni Türk Lirası’na
çevrilmek üzere ve her türlü vergi ve kesintiden muaf tutularak Savunmacı Hükümet
tarafından başvurana maddi tazminat olarak 120,000 Euro (yüz yirmi bin Euro),
yargılama masraf ve giderleri için 2,000 Euro (iki bin Euro) ödenmesine;
(b)Yukarıda belirtilen üç aylık sürenin sona erdiği tarihten itibaren ödemenin
yapılmasına kadar, Avrupa Merkez Bankası’nın o dönem için geçerli olan marjinal
kredi kolaylığı oranının üç puan fazlasına eşit oranda basit faiz uygulanmasına;
5. Adil tatmine ilişkin diğer taleplerin reddedilmesine karar vermiştir.
Đşbu karar Đngilizce olarak hazırlanmış ve AĐHM Đçtüzüğü’nün 77. maddesinin 2. ve 3.
paragrafları gereğince 14 Nisan 2009 tarihinde yazılı olarak bildirilmiştir.
4

Bilgiler: Tarih-Gönderici: antipersonel — Çrş Mar 11, 2015 8:41 am


Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir