BİLİRKİŞİ RAPORU

T.C.
YARGITAY
Onyedinci Hukuk Dairesi
E:2006/3006
K:2006/4548
T:23.05.2006

BİLİRKİŞİ RAPORU
ÖZET: Somut olayda dosyada toplanan delillere göre, da­valı asli kusurlu sayılması gerekirken, davacı asli kusurlu sayılarak hüküm kurulmuştur. Mahkemenin delilleri uygun değerlendiren teknik üniversitenin mensuplarından seçil­miş bilirkişi kurulundan alınan rapora göre karar verilme­si gerekir.

1086 s. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU [Madde 275]
1086 s. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU [Madde 276]
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü

Davacı vekili davalı Şemsettin adına kayıtlı davalı Gülcan idaresinde bu­lunan 34 346 plakalı aracın müvekkili idaresinde bulunan 34 …. 70 plakalı araca çarpması nedeniyle araçta meydana gelen 2.331.295.000 TL hasar bedelinin 25.09.2003 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalılardan tahsilini talep etmiştir.

Davalı Y… K… Sigorta A.Ş. vekili davalı Gülcan vekili ve davalı Şemset­tin davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre da­vanın kısmen kabulü ile 77.608.820 TL’nin sigorta şirketi poliçe limiti ile so­rumlu olarak davalılardan tahsiline davalı sigorta şirketi yönünden dava tari­hinden, diğer davalılar yönünden olay tarihinden yasal faiz uygulanmasına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.

2- Ancak mahkemece İstanbul Teknik Üniversitesi mensuplarından olu­şan bilirkişi kurulunun dışındaki bilirkişi ve bilirkişi kurullarından alınan rapor­lara itibar edilerek hüküm kurulmuştur. Sözü geçen bilirkişi raporlarında da­vacı sürücünün kavşağa girerken kontrolsüz kavşakta yönüne göre sağ ta­rafından kavşağa giren davalıya yol vermesi gerektiğine değinilmiştir. Bu ku­ral yolların anayol taliyol özelliklerinin söz konusu olmadığı hallerde geçerli olabilir. Kaza yeri krokisi, fotoğraflar ve İstanbul Teknik Üniversitesi men­suplarından seçilen bilirkişilerin 30.03.2005 tarihli raporundan da anlaşıldığı gibi davacı İsmail’in seyrettiği yol anayol, davalı Gülcan’ın seyrettiği yol ise taliyol durumundadır. Bu durumda davalı Gülcan’ın seyrettiği tali yoldan anayola çıkacağı anda hızını yol ve trafik şartlarına göre ayarlaması veya durması ve yol işaretine uyması gerekirken bu kurallara uygun davranma­ması kusurlu olmasını gerektirir. İzah edildiği gibi olayda davalı asli kusurlu sayılması gerekirken davacının asli kusurlu sayılması toplanan delillere uy­gun düşmemektedir. Delilleri uygun değerlendiren İstanbul Teknik Üniversi­tesi mensuplarından seçilmiş bilirkişi kurulundan alınan rapora değer verile­rek hüküm kurulması gerekli iken yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması isabetli görülmemiştir.

Sonuç: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle sair temyiz itiraz­larının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına (BOZULMASINA) ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene geri ve­rilmesine 23.05.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir