T.C.
YARGITAY
Altıncı Hukuk Dairesi
E: 2006/4938
K: 2006/6758
T: 13.06.2006
İKTİSAP NEDENİYLE TAHLİYE
ÖZET: Kiralanan taşınmazda miras sebebiyle hak sahibi olan kimse sonradan satın almak suretiyle pay iktisap etmiş olması nedeniyle yeni malik sayılamayacağından 6570 sayılı Yasanın 7/d maddesinde öngörülen sürelerden yararlanarak tahliye davası açamaz.
6570 s. GAYRİMENKUL KİRALARI HAKKINDA KANUN [Madde 7]
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye davasına dair karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Uyuşmazlık, iktisap ve iş yeri ihtiyacı nedeniyle kiralananın tahliyesine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, dava dilekçesinde müvekkilesinin babası Ahmet’ten miras yoluyla intikal eden ve halen davalının iş yeri olarak kullandığı kiralananı diğer paydaşlara hisselerini ödeyerek 07.10.2004 tarihinde iktisap ettiğini, eşinden boşanan ve iki çocuğu bulunan davacının geçimini sağlamak için kiralananda market işletmek istediğini, bu nedenle 6570 sayılı Kanun’un 7/d maddesindeki sürelere göre iktasaptan itibaren bir ay içinde kiralanana ihtiyacı olduğunu ihtarname ile davalıya bildirmesine rağmen sonuç alamadığını belirterek davalının kiralanandan tahliyesini talep etmiştir. Davalı taşınmazda kiracılığını sürdürmek istediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
6570 sayılı Yasa kapsamına giren bir taşınmazı iktisap eden kimse dilerse eski malik ile kiracı arasında yapılmış sözleşmeye dayanarak sözleşmenin sonunda, dilerse Yasanın 7/d maddesinde öngörülen sürelerden yararlanarak ihtiyaç nedeniyle tahliye davası açabilir. Yeni malikin bu seçeneklerden hangisi yararına ise onu tercih etme hakkı vardır. 6570 sayılı Yasa’nın 7/d maddesine dayanması halinde yeni malikin iktisap günü de dahil olmak üzere iktisap tarihinden itibaren bir ay içinde kiralananı satın aldığını ve ihtiyacı olduğunu kiracıya bildirmesi ve yine iktisaptan itibaren iktisap günü dahil altı ayın sonunda dava açması gerekir. Davanın altı ayın sonunda hemen açılması şart olmayıp sözleşme sonuna kadar açılması mümkündür. Ancak iktisabı izleyen bir ay içinde ihtar tebliği zorunlu olup bunun sonradan giderilmesi mümkün değildir.
6570 sayılı Yasanın 7/d maddesine göre açılacak davada tahliyeye karar verilebilmesi için ihtiyacın varlığının kanıtlanması gerekir.
Olayımıza gelince; taraflar dava konusu edilen kiralanana ilişkin yazılı kira sözleşmesi sunmamışlardır. 404 ada 54 No’lu parselde bulunan zemin kat 2 No’lu dükkan başlangıçta davacının babası Ahmet’e ait iken 21.06.2003 tarihinde ölümü ile diğer mirasçıları ile birlikte davacıya da intikal etmiş, elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete çevrilmesinden sonra diğer mirasçılar taşınmazdaki paylarını 07.10.2004 tarihinde davacıya satmışlardır. Davacının başlangıçta elbirliği halinde ortağı olduğu taşınmazın diğer paylarını satın alarak tamamına 07.10.2004 tarihinde malik olduğu anlaşılmaktadır. Uyuşmazlık davada dayanılan 6570 sayılı Kanun’un 7/d maddesinin uygulama olanağı bulunup bulunmadığı noktasındadır. Anılan maddeden yararlanabilmek için yeni malikin daha önceden taşınmazda paydaş olmaması gerekir. Ancak davacı babasının 21.06.2003 tarihinde ölümü ile taşınmazda ortak haline gelmiştir. Taşınmazın tümünün davacıya geçmesi kendisine yeni malik sıfatını ve ona 6570 sayılı Kanun’un 7/d maddesinden yararlanma hakkını vermez. Bu husus kamu düzenine ve dava hakkına ilişkin olmakla mahkemece kendiliğinden gözetilmesi gerekir. Davacı davada sözleşmeye de dayanmadığına göre davanın reddine karar verilmesi gerekirken işin esası incelenerek yazılı şekilde tahliye kararı verilmesi hatalı görüldüğünden hükmün bozulması gerekmiştir.
YARGITAY
Altıncı Hukuk Dairesi
E: 2006/4938
K: 2006/6758
T: 13.06.2006
İKTİSAP NEDENİYLE TAHLİYE
ÖZET: Kiralanan taşınmazda miras sebebiyle hak sahibi olan kimse sonradan satın almak suretiyle pay iktisap etmiş olması nedeniyle yeni malik sayılamayacağından 6570 sayılı Yasanın 7/d maddesinde öngörülen sürelerden yararlanarak tahliye davası açamaz.
6570 s. GAYRİMENKUL KİRALARI HAKKINDA KANUN [Madde 7]
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye davasına dair karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Uyuşmazlık, iktisap ve iş yeri ihtiyacı nedeniyle kiralananın tahliyesine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, dava dilekçesinde müvekkilesinin babası Ahmet’ten miras yoluyla intikal eden ve halen davalının iş yeri olarak kullandığı kiralananı diğer paydaşlara hisselerini ödeyerek 07.10.2004 tarihinde iktisap ettiğini, eşinden boşanan ve iki çocuğu bulunan davacının geçimini sağlamak için kiralananda market işletmek istediğini, bu nedenle 6570 sayılı Kanun’un 7/d maddesindeki sürelere göre iktasaptan itibaren bir ay içinde kiralanana ihtiyacı olduğunu ihtarname ile davalıya bildirmesine rağmen sonuç alamadığını belirterek davalının kiralanandan tahliyesini talep etmiştir. Davalı taşınmazda kiracılığını sürdürmek istediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
6570 sayılı Yasa kapsamına giren bir taşınmazı iktisap eden kimse dilerse eski malik ile kiracı arasında yapılmış sözleşmeye dayanarak sözleşmenin sonunda, dilerse Yasanın 7/d maddesinde öngörülen sürelerden yararlanarak ihtiyaç nedeniyle tahliye davası açabilir. Yeni malikin bu seçeneklerden hangisi yararına ise onu tercih etme hakkı vardır. 6570 sayılı Yasa’nın 7/d maddesine dayanması halinde yeni malikin iktisap günü de dahil olmak üzere iktisap tarihinden itibaren bir ay içinde kiralananı satın aldığını ve ihtiyacı olduğunu kiracıya bildirmesi ve yine iktisaptan itibaren iktisap günü dahil altı ayın sonunda dava açması gerekir. Davanın altı ayın sonunda hemen açılması şart olmayıp sözleşme sonuna kadar açılması mümkündür. Ancak iktisabı izleyen bir ay içinde ihtar tebliği zorunlu olup bunun sonradan giderilmesi mümkün değildir.
6570 sayılı Yasanın 7/d maddesine göre açılacak davada tahliyeye karar verilebilmesi için ihtiyacın varlığının kanıtlanması gerekir.
Olayımıza gelince; taraflar dava konusu edilen kiralanana ilişkin yazılı kira sözleşmesi sunmamışlardır. 404 ada 54 No’lu parselde bulunan zemin kat 2 No’lu dükkan başlangıçta davacının babası Ahmet’e ait iken 21.06.2003 tarihinde ölümü ile diğer mirasçıları ile birlikte davacıya da intikal etmiş, elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete çevrilmesinden sonra diğer mirasçılar taşınmazdaki paylarını 07.10.2004 tarihinde davacıya satmışlardır. Davacının başlangıçta elbirliği halinde ortağı olduğu taşınmazın diğer paylarını satın alarak tamamına 07.10.2004 tarihinde malik olduğu anlaşılmaktadır. Uyuşmazlık davada dayanılan 6570 sayılı Kanun’un 7/d maddesinin uygulama olanağı bulunup bulunmadığı noktasındadır. Anılan maddeden yararlanabilmek için yeni malikin daha önceden taşınmazda paydaş olmaması gerekir. Ancak davacı babasının 21.06.2003 tarihinde ölümü ile taşınmazda ortak haline gelmiştir. Taşınmazın tümünün davacıya geçmesi kendisine yeni malik sıfatını ve ona 6570 sayılı Kanun’un 7/d maddesinden yararlanma hakkını vermez. Bu husus kamu düzenine ve dava hakkına ilişkin olmakla mahkemece kendiliğinden gözetilmesi gerekir. Davacı davada sözleşmeye de dayanmadığına göre davanın reddine karar verilmesi gerekirken işin esası incelenerek yazılı şekilde tahliye kararı verilmesi hatalı görüldüğünden hükmün bozulması gerekmiştir.
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428. maddesi uyarınca hükmün (BOZULMASINA), istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 13.06.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.