Etiket arşivi: DAVALININ

YARGITAY 9. H.D. E: 2012/30446 K: 2014/22323 – Davalının Elindeki Puantaj Listesine Dayanılması – HMK 220/2-3 maddeleri.

Davacı vekili, davacının fazla mesai ve tatil çalışmaları karşılığı ücret alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın reddine karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davalı işyerinde kapsamdışı olarak çalışan ve başka kamu kurumuna statü hukukuna tabi olarak sevk edilerek nakledilen davacının kıdem tazminatı ile fark ücret ve fazla mesai ve tatil çalışmaları karşılığı ücret alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının başka kuruma naklinin yapıldığını bu itibarla kıdem tazminatı ödenemeyeceği gibi davacının fazla çalışma ve tatil günü çalışması da bulunmadığını, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece yapılan yargılama sonunda, 4046 SY Yasanın 22.md'si ve 406 SY Yasanın ek 29. md'si ile davacının nakil talebinin varlığı sebebiyle davacının davalıdan kıdem tazminatı talep edemeyeceği, buradaki kıdeminin davacının atandığı kamu kurumunda değerlendirileceği, fazla mesai ve tatillerde çalıştığının davacının ispat etmesi gerektiği, çalışmalara ilişkin iş verence her hangi bir puantaj kaydı dosyaya sunulmadığı, davacı tarafın tek tanık dinlettiği, o tanık beyanının da çalışma biçimini aydınlatmadan uzak olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Karar davacı vekili tarafından davacının fazla mesai ve tatil çalışmaları konusunda puantaj kayıtlarına dayandığı, davalıya ibraz etmesi için meşruhatlı davetiye tebliğ edildiği, buna rağmen ibraz edilmediği, bilirkişinin de tanık beyanını esas alarak hesapladığı, buna göre fazla mesai ve tatil çalışmaları karşılığı ücretin kabulü gerektiği gerekçesi ile temyiz edilmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2. Yargılama sırasında yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK.’un 219. maddesi taraflara kendilerinin veya karşı tarafın delil olarak dayandıkları ve ellerinde bulunan tüm belgeleri mahkemeye ibraz etmeleri zorunluluğunu getirmiştir. Aynı maddeyi takip eden 220. maddesinde ise belgeyi ibraz etmeme halinde ne tür bir işlem yapılacağı belirtilmiştir. Buna göre;
“(1) İbrazı istenen belgenin, ileri sürülen hususun ispatı için zorunlu ve bu isteğin kanuna uygun olduğuna mahkemece kanaat getirildiği ve karşı taraf da bu belgenin elinde olduğunu ikrar ettiği veya ileri sürülen talep üzerine sükut ettiği yahut belgenin var olduğu resmî bir kayıtla anlaşıldığı veya başka bir belgede ikrar olunduğu takdirde, mahkeme bu belgenin ibrazı için kesin bir süre verir.
(2) Mahkemece, ibrazı istenen belgenin elinde bulunduğunu inkâr eden tarafa, böyle bir belgenin elinde bulunmadığına, özenle aradığı hâlde bulamadığına ve nerede olduğunu da bilmediğine ilişkin yemin teklif edilir.
(3) Belgeyi ibraz etmesine karar verilen taraf, kendisine verilen sürede belgeyi ibraz etmez ve aynı sürede, delilleriyle birlikte ibraz etmemesi hakkında kabul edilebilir bir mazeret göstermez ya da belgenin elinde bulunduğunu inkâr eder ve teklif edilen yemini kabul veya icra etmezse, mahkeme, duruma göre belgenin içeriği konusunda diğer tarafın beyanını kabul edebilir”.
İş Kanunu’nda kayıt tutma yükümlülüğü genellikle işverene verilmiştir. Bordro tanzimi, mesai saatleri düzenleme, yıllık ücretli izin defteri tutma, çalışma belgesi verme gibi. İşçi alacakları konusunda işveren kayıtlarında dayandığında, bu kayıtları tutma zorunluluğu olan işverenin bu belgeleri mahkemeye ibraz etme zorunluluğu vardır. İşverenin ibraz etmemesi halinde ise 6100 sayılı HMK.’un 220. Maddesi uyarınca yargılama usul işleminin yapılması gerekir.
Davacı fazla mesai ve tatil çalışmaları konusunda davalı işverenin elinde bulunan puantaj kayıtlarına dayanmıştır. Mahkemece davalıdan puantaj kayıtları meşruhatlı davetiye ile istenmiştir. Ancak davalı yine de ibraz etmemiştir. Davacı tek tanık dinletmiş, bilirkişi de bu tanık beyanını esas alarak fazla mesai ve tatil ücret alacaklarını hesaplamıştır. Ancak bu işlem yargılama sırasında yürürlüğe giren HMK. ‘un 220. Maddesine uygun olmadığından, davalıya anılan madde kapsamında puantaj kayıtlarını ibraz etmesi için kesin süre vermesi, ibraz edilmemesi halinde de anılan hükmün 2 ve 3 fıkralarına göre işlem yapılacağının ihtar edilmesi gerekir. Puantaj kayıtları ibraz edildiğinde bu kayıtlara esas alınarak fazla mesai ve tatil çalışmaları karşılığı ücret hesaplanmalı ve varsa hüküm altına alınmalıdır. Bu ihtara rağmen davalı puantaj kayıtlarını ibraz etmez ise 220. Maddenin 2 ve 3. Fıkraları gereğince işlem yapılmalı ve sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik inceleme ile fazla mesai ve tatil çalışmaları karşılığı ücret alacaklarının reddi hatalıdır.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 30.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

DAVA SIRASINDA DAVALININ İFLASI / ALACAĞIN REDDEDİLMESİ

T.C.

YARGITAY

Onbirinci Hukuk Dairesi

E: 2006/517

K: 2006/4899

T: 1.5.2006

DAVA SIRASINDA DAVALININ İFLASI
ALACAĞIN REDDEDİLMESİ

6762 s. TÜRK TİCARET KANUNU (1) (2) [Madde 1301]

Taraflar arasında görülen davada Üsküdar Asliye 2. Hukuk Mahkemesi’nce verilen 26.12.2002 tarih ve 2002/640-2002/1102 sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılardan Belediye vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, bazı noksanlıkların ikmali için dosya mahalline gönderilmişti. Bu noksanlıkların giderilerek dosyanın gönderildiği anlaşılmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Salih Çelik tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacı sigortanın. TTK’ nın 1301. madde hükmüne dayalı olarak davalılar aleyhine açtığı rücu davası sonucunda, mahkemece, davanın kabulüne dair verilen kararı, davalılardan Belediye vekili temyiz etmiştir.

1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve bilgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalılardan Belediye vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.

2- Garameten paylaşım koşullarının oluştuğunu kabul eden mahkemece, bilirkişiye, davacıya düşen tazminat miktarı kesin olarak hesaplatılmamak suretiyle, infazı olanaksız, yazılı şekilde hüküm tesisi, bozmayı gerektirmiştir.

3- Dosya kapsamına göre, davalılardan Ü. Sigorta A.ş, işbu dava sırasında iflas etmiş olup, ikinci alacaklılar toplanması da 26.04.2004 tarihinde yapılmıştır.

Dairemiz’in 07.06.2004 tarih ve 5848-6354 sayılı. 28.02.2005 tarih ve 2004-930 esas, 2005-1748 sayılı ilamlarında da açıklandığı üzere, mahkemece, dava konusu alacağın, ikinci alacaklılar toplantısında, iflas masasına kaydedilip, alacağın masaca kesin olarak kabul edilip edilmediğinin araştırılması ve şayet kesin suretle kayıt ve kabul edilmiş ise, konusu kalmayan işbu davada hüküm tesisine yer olmadığına karar verilmesi; masaya kayıt edilmek istenip de alacak kısmen veya tamamen reddedilmiş ise ve kayıt-kabul davası ayrıca açılmamışsa, işbu davaya husumet iflas idaresine yöneltilmek suretiyle alacağın iflas masasına kayıt ve kabulü davası olarak devam edilerek, varılacak sonuç dairesinde bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir.

SONUÇ : Yukarda 1 nolu bentte açıklanan nedenle, davalılardan Belediye vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine. 2 nolu bentte açıklanan nedenle, diğer temyiz itirazının kabulü ile hükmün, bu davalı yararına ( 3 ) nolu bentte açıklanan nedenle, hükmün davalılardan müflis sigorta bakımından BOZULMASINA. ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 01.05.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.