Etiket arşivi: edilmeden

Yargıtay Hukuk Daireleri Kararları • ÖDEME EMRİ TEBLİĞ EDİLMEDEN, HİÇ BİR HAKTAN FERAGAT EDİLEMEZ

T.C.
YARGITAY
12.HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2011/1545
KARAR NO: 2011/16847
KARAR TARİHİ. 27/09/2011

Y A R G I T A Y İ L A M I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMES: Eskişehir 2. İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ: 21/09/2010
NUMARASI: 2010/801-2010/793
DAVACI: BORÇLU :G.Y.
DAVALI: ALACAKLI ;D………… MÜH VE ISI SİSTEMLERİ LTD ŞTİ

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :

Borçlu vekili icra mahkemesine başvurusunda Sosyal Güvenlik Kurumundan aldığı emekli maaşının yatırıldığı Finans bank Eskişehir Merkez Şubesindeki hesabına Mehmetçik Vakfından gelen paraların olduğu, Ziraat Bankası Porsuk Şubesine konan hacizlerin bu paraların niteliği gereği haczedilemez bulunduğundan dolayı kaldırılmasını talep etmiştir.

Somut olayın incelenmesinde borçlu hakkında 14.5.2010 tarihinde kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine geçildiği, icra dosyasında bulunan 14.5.2010 tarihli taahhütname tutanağı başlıklı icra zaptında borçlunun "ödeme emrini dairede tebliğ almak istiyorum. Hakkımda açılacak icra takibine herhangi bir itirazım bulunmamaktadır. Tüm itiraz ve dava haklarımdan feragat ederim. Lehime olan tüm sürelerden feragat ederim. Ziraat Bankası Eskişehir Şubesinde bulunan hesabım maaş hesabı olsa dahi borç miktarı kadar haciz konulmasına muvafakat ediyorum. Emekli Sandığından ve SSK’dan almakta olduğum maaşlarımın tamamının kesilmesine başkaca haciz olsada sıraya girmeksizin kesilmesine muvafakatim vardır" şeklinde beyanda bulunduğu ve beyanın altını imzalandığı, örnek 10 ödeme emrinin icra kaleminde 14.5.2010 tarihinde borçlu tarafından bizzat tebliğ edildiği görülmüştür.

İcra zaptının incelenmesinden de anlaşılacağı üzere borçluya henüz ödeme emri tebliğ edilmeden, dolayısıyla ödeme emrine itiraz süreleri başlamadan ödeme emrine itiraz sürelerinden feragat edilmiş olup henüz doğmamış bir haktan feragat edilemeyeceğinden bu feragat geçersizdir. Bu nedenle henüz takibin kesinleşmediği safhada yapılan hacze muvafakatte geçerli değildir.

Mahkemece haczedilmezlik şikayetinin esası incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken hacze muvafakatin olduğu gerekçesi ile şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.

Öte yandan Ziraat Bankası Porsuk Şubesinde bulunan hesaba konulan haczin kaldırılması talebi hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi de doğru değildir.

SONUÇ :Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 27/09/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Bilgiler: Tarih-Gönderici: hukukçu — 16 Oca 2015, 23:12


haricen tapulu mal satışından dönüldüğünde alıcı ödediği bedel iade edilmeden ecrimisilden sorumlu olmaz

Yargıtay 1.Hukuk Dairesi,

2013-1499 esas ve 2014-4572 karar sayılı ve 27.02.2014 tarihli kararı

-Harici Satış Sözleşmesi
-Ecrimisil
-Kişisel hak

Özet: Tapulu taşınmazların temliki şekilde yapılmadıkça hukuken değer taşımayıp, harici satış, sadece kişisel hak sağlar.
Haricen yapılan tapulu mal satışından dönüldüğünde, satış bedelini geri vermeyen taraf, parası iade edilinceye kadar yararlandığı ürünleri tazmin etmek ve ecrimisil ödemekle yükümlü değildir.

…..tapulu taşınmazların temliki Türk Medeni Kanunu’nun 706., 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 237. ( 818 sayılı Yasanın 123.maddesi ) 2644 sayılı Tapu Kanunu’nun 26. ve Noterlik Kanunu’nun 60.maddesi hükmü gereğince resmi şekilde yapılmadıkça hukuken değer taşımaz. Ne var ki, harici satış satın alana mülkiyet hakkı sağlamaz ise de kişisel hak sağlayacağı açıktır. Anılan hükümler karşısında böylesi bir satış nedeniyle taşınmazın tasarrufuna muvafakat (icazet) edildiği, açılan dava ile birlikte muvafakatin geri alındığı kuşkusuzdur.

Öte yandan 10.07.1940 tar,h, 2/47 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre; haricen yapılan tapulu mal satışından dönüldüğünde, satış bedelini geri vermeyen taraf taşınmaz malın kendisine verilmesi için karşı tarafı zorlayamaz. Ödediği bedel kendisine verilmeyen taraf, parası iade edilinceye kadar yararlandığı ürünleri tazmin etmek ve ecrimisil ödemekle yükümlü değildir.

Bu durumda; harici satış sözleşmesinin lehtarına hapis hakkı sağlayacağı, davalı tarafından haici satış bedelinin tahsili amacıyla açılan davanın dava tarihi itibarıyle henüz kesinleşmediği, dolayısıyla 10.07.1940 tarih, 2/47 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca harici satış bedeli iade edilinciye kadar ecrimisil isteğinin dinlenilmeyeceği açıktır.

Hal böyle olunca; davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.

Davalının, temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK’nın 428.maddesi gereğince (BOZULMASINA), alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 27.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.