Etiket arşivi: GERİYE

Yargıtay Hukuk Daireleri Kararları • NAFAKA TAKİP TARİHİNDE GERİYE DÖNÜK 10 YILIK İSTENE BİLECEĞİ

T.C
YARGITAY
8.HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2014 / 14259
KARAR NO: 2014 / 14518
KARAR TARİHİ: 08.07.2014

TAKİP TARİHİNDEN GERİYE DOĞRU ON YILLIK NAFAKANIN İSTENEBİLECEĞİ— BORÇLUNUN ZAMANAŞIMI DIŞINDAKİ DİĞER İTİRAZ VE ŞİKAYET NEDENLERİNİN DEĞERLENDİRİLMEK SURETİYLE İNCELEME YAPILMASI GEREKTİĞİ.

ÖZET: Mahkemece, takip tarihinden geriye doğru on yıllık nafakanın istenebileceği gözetilerek, icra emri arkasındaki hesap tablosunda nafakanın talep edildiği döneme ait tarihler dikkate alınarak ve borçlunun zamanaşımı dışındaki diğer itiraz ve şikayet nedenleri de değerlendirilmek suretiyle inceleme yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm tesisi isabetsizdir. Hüküm bozulmuştur.(818 S. K. m. 135) (6098 S. K. m. 156)

DAVA: Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için tetkik hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra, işin gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR: Alacaklı tarafından nafaka alacağına dayalı olarak başlatılan ilamlı takibe karşı borçlunun, diğer şikayet ve itirazlarının yanında devam eden aylar nafaka bedelleri talep edilmemiş olup, geçmiş dönem için istenen nafaka ala-cağının da on yıllık zamanaşımına uğradığını belirterek icranın geri bırakılması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, takip konusu nafaka alacaklarının dayanak ilam tarihi itibariyle on yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçesiyle icranın geri bırakılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.

BKnun 135/2. maddesi hükmüne göre, alacak, bir hüküm ile sabit olmuşsa zamanaşımı süresi on yıldır. Nafakaya ilişkin ilamlar, bir borcun veya bir hakkın varlığını belirten ilamlar gibi olmayıp, nafaka alacağı zaman geçtikçe borçlu zimmetinde tahakkuk edeceğinden, takip gününden geriye doğru on yıldan önce işlemiş olan nafaka alacağının zamanaşımına uğradığının kabulü gerekir.

Buna göre mahkemece, takip tarihinden geriye doğru on yıllık nafakanın istenebileceği gözetilerek, icra emri arkasındaki hesap tablosunda nafakanın talep edildiği döneme ait tarihler dikkate alınarak ve borçlunun zamanaşımı dışındaki diğer itiraz ve şikayet nedenleri de değerlendirilmek suretiyle inceleme yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.

SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİKnun 366 ve HUMKnun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMKnun 388/4. (HMK m. 297/ç) ve İİKnun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 08.07.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Bilgiler: Tarih-Gönderici: hukukçu — 08 Oca 2015, 11:25


YARGITAY 9.Hukuk Dairesi E: 2006/10030 K: 2006/14954 *İŞ DAVASI *ZAMANAŞIMI *DAVA TARİHİNDEN GERİYE DOĞRU 5 YIL OLDUĞU

T.C. YARGITAY9.Hukuk Dairesi

 

Esas: 2006/10030Karar: 2006/14954Karar Tarihi: 22.05.2006

 

 

 

(4857 S. K. m. 21, 32, 41)

 

Dava: Davacı, kıdem tazminatı, ikramiye ile fazla çalışma parasının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. 

 

Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. 

 

Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: 

 

Karar: 1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 

 

2- Dairemizin 21.3.2005 tarihli bozma ilamından önce hükme esas alınan bilirkişi raporunda 1.1.1993 – 31.3.2003 tarihleri arası için 6. 154.012.901.-TL fazla mesai ücreti hesaplanmış mahkemece takdiren %50 indirim yapılarak 3.077.006.450.-TL olarak hüküm altına alınmıştır.

 

Bozma ilamı üzere alınan bilirkişi raporunda ise zamanaşımı süresi dikkate alınarak 31.3.1998-31.3.2003 tarihleri arası için hesaplama yapıldığı halde yanlış hesaplama yöntemi ile 17.200.575.813.-TL fazla mesai ücreti hesaplanmış, mahkemece yine % 50 hakkaniyet indirimi yapılarak 8.600.29.-YTL fazla mesai ücretine hükmedilmiştir.

 

Öncelikle mahkemece bozmadan önce verilen karar sadece davalı tarafından temyiz edilmekle ve davacı tarafından bilirkişi raporuna itiraz edilmemekle artık davalı lehine usulü kazanılmış hak doğmuş olup fazla mesai ücretinin bozma kararından önceki 3.077.006.450.-TL'nin üzerindeki bir miktara hükmedilmesi hatalıdır.

 

 Ayrıca dava tarihi 14.5.2003 olup bu tarihten geriye doğru beş yıllık süre içindeki alacakların hesaplanması gerekirken zamanaşımının fesih tarihinden geriye doğru beş yıllık süre için uygulanmış olması da ayrıca bozma nedenidir. 

 

Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine. 22.05.2006 gününde oybirliği ile karar verildi.