Etiket arşivi: MİKTAR

Yargıtay Hukuk Daireleri Kararları • ÇEKİN KEŞİDE TARİHİNDE VE MİKTAR KISMINA TAHRİFAT VEPARAFLAR

Çekin icraya konulması sonrasında imzaya süresinde itiraz edilmesi ile çekin ön yüzünde bulunan imzaların ve paraf imzaların keşide tarihinde yetkili bulunan şirket yetkilisine ait olup olmadığına dair bilirkişi incelemesi yapılması gerekir

T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO. 2013/11063
KARAR NO. 2013/19889
KARAR TARİHİ. 28.5.2013

DAVA : Mahalli mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için tetkik hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Alacaklı vekili tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, borçluya örnek 10 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine borçlu vekilinin yasal 5 günlük sürede icra mahkemesine başvurarak imzaya itiraz ettiği anlaşılmıştır.

Takip dayanağı çekin incelenmesinde, keşidecinin Ö… Ltd. Şti’nin olup, çekin keşide tarihi ve miktar kısmının paraflanarak değiştirildiği görülmektedir.

HMK’nın 207. maddesi uyarınca senetteki çıkıntı, kazıntı ve silintinin keşideci tarafından onanması halinde geçerli olacaktır. Somut olayda takip dayanağı çekin keşide tarihinde ve miktar bölümünde düzeltmeler yapıldığı ve yanında da paraf imzanın bulunduğu görülmektedir.

Buna göre imzaların keşideciye ait olması durumunda yapılan düzeltmeler geçerli olacaktır.

Öte yandan çekin keşide tarihinde ve miktar kısmında tahrifat yapılmış olması tek başına takibin iptali nedeni olmaz. Senedin tahrifatsız haline göre kambiyo vasfında olup olmadığı belirlenerek sonuca gidilmelidir.

Yine miktar kısmında tahrifat yapıldığının belirlenmesi halinde ise tahrifatsız miktar yönünden alacaklının talep hakkının bulunduğunun kabulü gerekir.

Bu durumda çekin ön yüzünde bulunan imzaların ve paraf imzaların keşide tarihinde yetkili bulunan borçlu şirket yetkilisine ait olup olmadığı yönünde bilirkişi incelemesi yaptırılması gerekmekte olup, Mahkemece hakimlik mesleğinin gerektirdiği bilgi ile çözümlemesi mümkün olmadığından, HMK’nın 266. maddesi gereğince çözümü özel ve teknik bir bilgiyi gerektiren hususlardan bulunmakla, borçlunun imza itirazı ile ilgili olarak bilirkişi raporu alınıp, çekteki keşideci imzasının ve paraf imzaların borçlu şirket yetkilisine ait olup olmadığı belirlenerek bir karar verilmesi gerekirken; takibe konu çekin keşide tarihi ve bedelinin değiştirilmek suretiyle tahrif edildiğinin açıkça belli olduğu, çek bedelinin de muhatap banka tarafından bu gerekçeyle ödenmediğinden bahisle itirazın kabulüne karar verilmesi isabetsizdir.

Öte yandan HMK’nın 297. maddesinin ( 1 ). fıkrasının ( e ) bendi gereği hükümde "gerekçeli kararın yazıldığı tarihin" yer alması zorunlu olup, kanunun bu emredici hükmüne aykırı davranılması da doğru bulunmamıştır.

SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nın 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi

Bilgiler: Tarih-Gönderici: hukukçu — Prş Şub 19, 2015 8:44 pm


Karşılıksız çeklerde Muhatap Bankanın sorumlu olduğu miktar 1120 TL’ye yükseltildi

Karşılıksız çeklerde Muhatap Bankanın sorumlu olduğu miktarlar “bin kırk beş TL’de bin yüz yirmi TL’ye yükseltildi. İlgili tebliğ aşağıdadır.

ÇEK DEFTERLERİNİN BASKI ŞEKLİNE, BANKALARIN HAMİLE ÖDEMEKLE YÜKÜMLÜ OLDUĞU MİKTAR İLE ÇEK DÜZENLEME VE ÇEK HESABI AÇMA YASAĞI KARARLARININ BİLDİRİLMESİNE VE DUYURULMASINA İLİŞKİN TEBLİĞ (SAYI: 2010/2)

Amaç ve kapsam
Madde 1 –
(1) Bu Tebliğin amacı;

a) Çek defterlerinin baskı şekline ilişkin esasları,

b) Çekin karşılığının tamamen veya kısmen bulunmaması halinde muhatap bankanın hamile ödemekle yükümlü olduğu miktarı,

c) Çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı kararları ile bu kararların ortadan kaldırılmasına dair kararlara ilişkin bilgilerin Adalet Bakanlığınca Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasına bildirilmesine ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasınca bankalara duyurulmasına ilişkin esas ve usulleri,

düzenlemektir.
Dayanak
Madde 2 – Tebliğ 13734-2(2012)
(1) (Değişik:RG-3/3/2012-28222) Bu Tebliğ, 6273 sayılı Kanunla değişik 14/12/2009 tarihli ve 5941 sayılı Çek Kanununun 2, 3, 5, 6, geçici 1 ve geçici 3 üncü maddelerine dayanılarak hazırlanmıştır.
Çek defterlerinin baskı şekli
Madde 3 – Tebliğ 13734-2(2012)
(1) Çek defterleri bankalarca tacir olan ve tacir olmayan kişilere verilecek çekler ile hamiline düzenlenecek çekler açıkça ayırt edilebilecek şekilde aşağıda belirtilen esaslara göre bastırılır.

a) Çek defterleri, yapraklarının boyutları koçan hariç eni 76 mm., boyu 166 mm. olmak üzere ve çek tutar alanı sağ üst köşeye gelecek şekilde bastırılır.

b) Çek yapraklarının basımında CBS-1 standardında manyetik kodlamaya imkan veren kağıtlar kullanılmalı ve kullanılacak kağıtlar organik asitler, anorganik asitler, alkaliler, klor bileşikleri ve organik çözücüler ile tahrifata karşı duyarlı olmalıdır.

c) (Değişik:RG-3/3/2012-28222) Çek defterlerinin her yaprağına, çek numarası, çekin basıldığı tarih, çek hesap numarası, çek hesabının bulunduğu banka şubesinin adı, çek hesabı sahibi gerçek kişinin adı ve soyadı, çek hesabı sahibi tüzel kişinin adı, çek hesabı sahibi gerçek veya tüzel kişinin Vergi Kimlik Numarası ile tüzel kişi adına çek düzenleyen kişinin adı ve soyadının yazılmasına ve imzaya imkan verecek ibareler konulur.

ç) (Ek:RG-3/3/2012-28222) Çek yaprağında çekin basıldığı tarih, ay ibaresi yazıyla olacak biçimde gün, ay, yıl şeklinde yer alır.

d) Tacir olan ve tacir olmayan kişilere verilecek çekler ile hamiline düzenlenecek çekleri açıkça ayırt edebilmek amacıyla aşağıda yer alan esaslar uygulanır.

1) Tacir çeklerinde zemini lacivert (renk kodu: PANTONE 314 U) olan çerçeve içerisinde beyaz renkte (negatif görüntü) ve büyük harflerle “TACİR” ibaresi yer alır.

2) Hamiline düzenlenen tacir çeklerinde zemini kırmızı (renk kodu: PANTONE Warm Red U) olan çerçeve içerisinde beyaz renkte (negatif görüntü) ve büyük harflerle, Hamiline ifadesi ikinci satırda olmak üzere, “TACİR HAMİLİNE” ibaresi yer alır. Ayrıca bu tür çekler, lehtar ismi için ayrılan kısımda “HAMİLİNE” ibaresi yer alacak şekilde bastırılır.

3) Tacir olmayan kişi çeklerinde zemini yeşil (renk kodu: PANTONE 384 U) olan çerçeve içerisinde beyaz renkte (negatif görüntü) ve büyük harflerle “TACİR OLMAYAN” ibaresi yer alır.

4) Hamiline düzenlenen tacir olmayan kişi çeklerinde zemini kahverengi (renk kodu: PANTONE 168 U) olan çerçeve içerisinde beyaz renkte (negatif görüntü) ve büyük harflerle, Hamiline ifadesi ikinci satırda olmak üzere, “TACİR OLMAYAN HAMİLİNE” ibaresi yer alır. Ayrıca bu tür çekler, lehtar ismi için ayrılan kısımda “HAMİLİNE” ibaresi yer alacak şekilde bastırılır.

Bu bentte belirtilen çerçeve, çek yaprağının üst kısmında yer alır. Eni 6 mm., boyu 22 mm. olması gereken çerçevenin içerisinde yer alan ibarelerin yazı karakteri Helvetica Bold, ölçüsü 7 punto olacak şekilde bastırılır.

e) Çek yaprakları MICR-Manyetik Mürekkepli Karakter Okuma (Magnetic Ink Character Recognition) yöntemi ile ve E-13B kodlama standardı kullanılarak manyetik mürekkep ile kodlanır. Çek yapraklarının alt kısmında kodlama alanı için 16 mm.’lik boşluk bırakılır. Kodlama alanının sağ ve sol köşelerinden yatay olarak 7,937 mm., alt ve üst kısmından da dikey olarak 6,35 mm.’lik boşluklar bırakılmak suretiyle bulunan kodlama satırı üzerine soldan itibaren çek numarası, banka ve şube isimlerini tanımlayan banka ve şube kodu, hesap numarası ve çek tutarına ilişkin bilgiler aşağıda gösterilen karakter ve sembol sayıları dikkate alınarak kodlanır.

Semboller, çekin sağ kenarından başlayarak tutar, hesap numarası, şube ve banka kodunun başlangıcında, çek numarası kodunun başlangıç ve bitiminde kullanılır. Kodlama alanındaki her karakterin uzunluğu 3,175 mm.dir.

Bankalar bu Tebliğ esaslarına ve kodlamayı gösteren Ek-1’de yer alan örneğe göre bastırdıkları çek defterlerini, tutar kodu dışındaki kodlarını tamamladıktan sonra hesap sahiplerine verirler.

f) (d) bendi hükümleri saklı kalmak kaydıyla bankalarca çek yaprakları istenilen renk ve desende bastırılabilir. Üzerine amblem, resim konulabilir.

g) Çek yaprakları üzerine lehtar imzasının alınmasına imkan verecek şekilde bir ibare konulabileceği gibi, “yukarıda imzası bulunan” ibaresi de eklenebilir.

h) Çek defterlerinin ihtiva edeceği çek yapraklarının adedi, Kanunun 2 nci maddesi çerçevesinde yapacakları değerlendirme sonucu üstlenecekleri riskler de dikkate alınarak bankalarca tespit edilir.

i) Çeklerin basımında, Çek Kanunu ile bu Tebliğde belirtilen hususlarla birlikte, çekin keşide yeri ve keşide tarihi dahil, Türk Ticaret Kanununda yer alan çekin şekline ilişkin diğer unsurlar da göz önünde bulundurulur.
Bankanın sorumlu olduğu miktar
Madde 4 – Tebliğ 13734-3(2014), Tebliğ 13734-1(2012)
(1) Muhatap banka, ibraz eden düzenleyici dışındaki hamile, süresinde ibraz edilen her çek yaprağı için;

a) Karşılığının hiç bulunmaması halinde,

1) Çek bedeli (Değişik ibare:RG-21/1/2014-28889)(1) binyüzyirmi Türk Lirası veya üzerinde ise (Değişik ibare:RG-21/1/2014-28889)(1)binyüzyirmi Türk Lirası,

2) Çek bedeli (Değişik ibare:RG-21/1/2014-28889)(1) binyüzyirmi Türk Lirası altında ise çek bedelini,

b) Karşılığının kısmen bulunması halinde,

1) Çek bedeli (Değişik ibare:RG-21/1/2014-28889)(1)binyüzyirmi Türk Lirası veya altında ise çek bedelini aşmamak koşuluyla, kısmi karşılığı (Değişik ibare:RG-21/1/2014-28889)(1) binyüzyirmi Türk Lirası tamamlayacak bir miktarı,

2) Çek bedeli (Değişik ibare:RG-21/1/2014-28889)(1) binyüzyirmi Türk Lirası üzerinde ise çek bedelini aşmamak koşuluyla, kısmi karşılığa ilave olarak (Değişik ibare:RG-21/1/2014-28889)(1) binyüzyirmi Türk Lirası

ödemekle yükümlüdür.
Çek düzenleme ve çek hesabı açmaya ilişkin yasaklama ve ortadan kaldırma kararlarının bildirimi
Madde 5 – Tebliğ 13734-2(2012)
(1) (Değişik:RG-3/3/2012-28222) Çek Kanununun 5 ve 6 ncı maddeleri kapsamında verilen çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı ile bu yasağın kaldırılmasına ilişkin kararlara ait bilgiler, güvenli elektronik imza ile imzalandıktan sonra Adalet Bakanlığı Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) aracılığıyla Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası İdare Merkezi’ne elektronik ortamda bir hafta içinde bildirilir.

(2) (Değişik:RG-3/3/2012-28222) Birinci fıkrada yer alan kararlara ilişkin bildirimlerde;

a) Kararın türü (çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı kararı/çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağının kaldırılması kararı),

b) Yargı merciinin adı,

c) Karar tarihi,

ç) Karar numarası,

d) Kararın kesinleşme tarihi,

e) Kararın esas tarihi ve numarası,

f) Dosya Türü (3-Mahkeme Esas, 4-Mahkeme Değişik İş, 16-Savcılık Soruşturma, 109-Savcılık Kabahat dosyalarını tanımlayan kodlar bulunmaktadır.)

g) Yasaklılık süresi,

ğ) Çek yasaklısı;

– Gerçek kişi ise Türkiye Cumhuriyeti Kimlik Numarası, adı ve soyadı, baba adı, anne adı, doğum yeri, doğum tarihi, nüfusa kayıtlı olduğu il/ilçe/mah./köy bilgileri,

– Tüzel kişi ise Vergi Kimlik Numarası ve unvanı,
yer alır.

(3) Birinci ve ikinci fıkraya göre yapılacak bildirimlere ilişkin esas ve usuller Adalet Bakanlığı ile Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası arasında yapılacak protokolle belirlenir.

(4) Birinci ve ikinci fıkraya göre yapılacak bildirimlerde yer alan bilgiler, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasınca bir hafta içinde ilgili bankaların genel müdürlüklerine elektronik ortamda duyurulur.
Döviz çekleri
Madde 6 –
(1) Bu Tebliğ hükümleri döviz çekleri için de uygulanır.
Geçici Madde 1 –
(1) Mahkemelerce verilmiş çek düzenleme ve çek hesabı açmaya ilişkin yasaklama ve ortadan kaldırma kararlarından kesinleşme tarihi 31/05/2010 tarihine kadar olanlara ilişkin bilgiler mülga 3167 sayılı Kanun uyarınca çıkarılan 2003/1 sayılı Tebliğ esasları çerçevesinde Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasına bildirilmeye devam olunur.
Geçici Madde 2 – Tebliğ 13734-3(2014), Tebliğ 13734-1(2012)
(1) Bu Tebliğden önce yayımlanan Tebliğlere göre bastırılan çeklerden ötürü muhatap banka, süresinde ibraz edilen çekin karşılığının bulunmaması halinde her çek yaprağı için (Değişik ibare:RG-21/1/2014-28889)(1) altıyüzaltmış Türk Lirası kadar ve kısmen karşılığının bulunması halinde ise bu miktarı her çek yaprağı için (Değişik ibare:RG-21/1/2014-28889)(1) altıyüzaltmış Türk Lirası tamamlayacak biçimde ödeme yapmakla yükümlüdür.
Yürürlük
Madde 7 –
(1) Bu Tebliğ yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
Yürütme
Madde 8 –
(1) Bu Tebliğ hükümlerini Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı yürütür.
(1) Bu değişiklik 27/1/2014 tarihinde yürürlüğe girer.
EKLER İÇİN SAYFANIN SONUNDA YER ALAN DOSYALAR BÖLÜMÜNE BAKINIZ.
Maddeye git
Madde 1
Madde 2
Madde 3
Madde 4
Madde 5
Madde 6
Geçici Madde 1
Geçici Madde 2
Madde 7
Madde 8
Dosyalar
Kaynak Metnin Aslı Klasöre Ekle Yazdır
TARİHİ BİLGİLER:
Dosyalar
EK 1- ÇEK YAPRAĞI ÖRNEĞİ
Formlar ve Ekler –
Söz Konusu Mevzuata Dayanılarak Çıkarılan Mevzuat (1)
Söz Konusu Mevzuatta Metinsel Değişiklik Öngören Mevzuat veya Tasarı Metni (3)
Söz Konusu Mevzuatın Dayanağı Olan Mevzuat (1)
Söz Konusu Uygulama Mevzuatınının İlgili Olduğu Mevzuat (1)

MURİSİN İŞ KAZASI SONUCU ÖLÜMÜ / MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT / TAZMİNAT İLE HAK SAHİPLERİNE ÖDENEN MİKTAR ARASINDA ORANSIZLIK

T.C.
YARGITAY
Yirmibirinci Hukuk Dairesi
E:2006/6336
K:2006/6989
T:26.6.2006
MURİSİN İŞ KAZASI SONUCU ÖLÜMÜ
MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT
HAK SAHİPLERİNE YAPILAN ÖDEME
TAZMİNAT İLE HAK SAHİPLERİNE ÖDENEN MİKTAR ARASINDA ORANSIZLIK
818 s. BORÇLAR KANUNU [Madde 41]
Davacı, murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi M. tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici sebeplere, temyizin kapsamına ve nedenlerine göre tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,
2-Zararlandırıcı sigorta olayı sonucu 18.11.2000 tarihinde öldüğü anlaşılan İ.’nın kanuni mirasçılarına davacı tarafça da itiraz olunmayan 01.07.2001tarihli tediye fişi ile 1.302.250.000.TL. ödendiği dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır.. Uyuşmazlık kazadan sonra mirasçılara yapılan ödemenin en son hesaplanan tazminattan hangi kıstaslar nazara alınarak indirileceği konusunda toplanmaktadır. Kural olarak hak sahiplerine yapılmış ödemenin bu miktar ile sınırlı olmak üzere bağlayıcılığı asıldır. Gerçek anlamda ödemeden söz edebilmek için tazmin edilecek miktar ile buna karşılık alınan meblağ arasında açık oransızlığın bulunmaması koşuldur. Başka bir anlatımla, ödemenin yapıldığı tarihteki verilerle hesaplanan tazminat ile ödenen miktar arasında açık oransızlığın bulunduğu durumlarda, yapılan ödeme makbuz niteliğinde kabul edilebilir. Bu durumun, ödemenin yapıldığı tarih göz önünde tutularak davacının gerçek zararının uzman bilirkişiler aracılığı ile saptanması suretiyle belirleneceği hukuksal gerçeği ortadadır. Oysa, yukarıda açıklandığı biçimde inceleme ve araştırma yapılmadığı dosya içeriğinden anlaşılmaktadır.
3-0layın oluş şekline, kusur oranlarına, davacıların duyduğu elem ve ızdırabın derecesine, tarafların sosyal ve ekonomik durumuna, 26.06.1966 gün 1966/7-7 sayılı İçtihadı Birleştirme Karanının içeriğine ve öngördüğü koşulların somut olayda gerçekleşme biçimine ve hak ve nesafet kurallarına göre davacılar için hükmedilen manevi tazminat miktarının yüksek olduğu açıkça belli olmaktadır.
Yapılacak iş; ödemenin yapıldığı tarihteki veriler esas alınarak hak sahiplerinin gerçek zararım saptamak, böylece tazmin edilecek miktar ile buna karşılık alınan meblağ arasında açık oransızlığın bulunup bulunmadığını denetlemek, açık oransızlığın bulunması durumunda ödemeleri “kısmi ifayı içeren makbuz”niteliğinde kabul etmek ve önceki hesaba göre belirlenen ödeme oranında tespit edilecek miktarı son verilere göre belirlenen tazminattan indirmek makul miktarda manevi tazminat takdir etmek ve sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, temyiz edenlerin bu yönleri amaçlayan itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 26.06.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.

MİKTAR İÇERMEYEN İBRANAMENİN GEÇERLİK SORUNU / İBRANAMEDE İŞÇİLİK ALACAKLARININ BELİRTİLMESİ

T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 2006/9-150
K: 2006/247
T: 26.4.2006
MİKTAR İÇERMEYEN İBRANAMENİN GEÇERLİK SORUNU
İBRANAMEDE İŞÇİLİK ALACAKLARININ BELİRTİLMESİ
Taraflar arasındaki “Alacak” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda;Ankara 3. İş Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 23.12.2004 gün ve 1025-1085 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 3.10.2005 gün ve 2089-32008 sayılı ilamı ile,
( …Davacı verdiği ibraname ile fazla mesai ücreti, hafta ve genel tatil ücreti alacaklarını ayrı ayrı zikrederek tamamen aldığını ifade etmiştir. Bu durumda sözü edilen ibranameye itibar edilerek dava konusu, edilen isteklerin reddine karar verilmesi gerekirken kabulü doğru değildir.
Miktar içermemesi başlı başına ibranamenin geçersizliği sonucunu doğurmaz. Fesihten sonra düzenlenen ve davacının imzasını taşıyan ibranamede, fazla çalışma, hafta tatili ve genel tatil ücretlerinin tam olarak ödendiği başkaca alacağın kalmadığı belirtildiğine göre, anılan ibranameye değer vermek gerekir. Dairemizin, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen kararlılık kazanmış olan uygulaması bu doğrultudadır. Bu durumda davacı taleplerinin ibraname dikkate alınarak reddine karar verilmelidir. Mahkemece davanın kabulü yoluna gidilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir… ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtların, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken,önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile ,direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı HUMK’ un 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, 26.04.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.