TAPU İPTALİ VE TESCİL / BİRLEŞTİRİLEN DAVADA ECRİMİSİL İSTENMESİ

T.C

YARGITAY
Ondördüncü Hukuk Dairesi

E: 2006/4455

K: 2006/5385

T: 08.05.2006

4721 s. TÜRK MEDENÎ KANUNU [Madde 677]

Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 22.7.2002 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil birleştirilen davada tazminat ve ecrimisil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne, birleştirilen davanın feragat nedeniyle reddine dair verilen 3.5.2005 günlü hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalılar A…. ve M….. tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

Tapulama sırasında 10500 m2 yüzölçümündeki 433 parsel sayılı taşınmaz tapu kaydına dayanılarak tarafların ortak miras bırakanı H…… adına tespit görmüş, dava dışı Orman Yönetiminin itirazı üzerine Tapulama Mahkemesinde açılan davaya davacı M…….. davalılardan paylarını satın aldığı iddiasıyla katılmış, Tapulama Mahkemesince Orman Yönetiminin davası reddedilmiş, katılan M….yönünden ise görevsizlik kararı verilmiştir.

Davacı tapulama tespit tarihinden sonra davalı A….’nin 3.10.1966 tarihli adi yazılı, davalı M…..’nın de 11.2.1966 tarihli adi yazılı satış senedi ile biçimine uygun düzenlenen 17.8.1988 tarihinde taşınmaz mal satış vaadi sözleşmelerine dayanmıştır.

Mahkemece dayanılan sözleşmeler geçerli ve yeterli kabul edilerek istem hüküm altına alınmış kararı davalılar temyiz etmiştir.

Taraflar tespit maliki Hüseyin’in mirasçılarıdır.

Dayanılan satış senetlerinin içeriği taraflarca inkâr edilmemiştir.

Gerçekten Türk Medeni Kanunun 677. maddesi uyarınca terekenin tamamının veya bir kısmının üzerinde mirasçılar arasında miras payının devri konusunda sözleşme yapılabilir. Yapılacak bu sözleşmenin geçerliliği yazılı şekle bağlıdır. Gerek 3.11.1976 tarihli ve gerekse 11.2.1966 tarihli sözleşmeler yazılı şekilde yapıldığından ve bu sözleşmelerle davalılar terekedeki bir kısım haklarını davacıya devrettiklerinden mahkemece davanın kabulüne karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık yoktur.

Yapılan yargılamaya toplanan deliller ve tüm dosya içeriğine göre davalıların temyiz itirazlarının reddiyle usul ve uygun hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın ONANMASINA, onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 8.5.2006 gününde oybirliği ile karar verildi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir